Sağlık-Sen Şube Başkanı Abdulkadir Yabir basın açıklaması
yaptı.
Başkan Yabir yaptığı açıklamada, Katliamların, zulmün,
haksızlıkların ve türlü belaların baş gösterdiği bu kokuşmuş çağda, büyük bir
vefa ve dik duruş örneği gösterip, şahsıma, yönetim kuruluma, Sağlık Sen Urfa
Teşkilatına ve tüm sağlık çalışanlarına desteklerini esirgemeyen, Ülkemizin
dört bir yanından teşrif ederek bizleri memleketimizde onurlandıran , mazlumun,
masumun ve mağdurun umudu ERBAİN grubunun kıymetli Başkanları, çok değerli
sağlık çalışanları, güzide basınımız; hepinizi saygıyla, sevgiyle, alnım açık,
başım dik ve gür bir seda ile selamlıyorum.
Öncelikle ülkemizin içinde bulunduğu bu zorlu süreçte, COVİD
19 Pandemisinde kahramanca mücadele eden tüm sağlık çalışanlarımıza, sizlerin
huzurunda teşekkür ediyorum. Malumunuz üzere Sağlık çalışanları her türlü
imkansızlığa rağmen bu amansız salgına karşı, eşi benzeri olmayan bir başarıya
imza atıyorlar. Birlikte olmanın gurur ve mutluluğunu yaşarken, hastalarımıza
Rabbimden şifa, hayatını kaybeden başta sağlık çalışanlarımıza ve
vatandaşlarımıza da Allah'tan rahmet diliyorum. Tüm dünyayı saran COVİD 19
hastalığı ile mücadelenin en ön saftaki üyeleri olan sağlık çalışanlarımız için
bir arada ve dayanışma içinde olduğumuzu göstermesi açısından da bu günün
anlamının farkındayız.
“İnsanı ilgilendiren her şey bizi ilgilendirir” anlayışıyla,
erdemliler yolculuğuna başlayan Memur-Sen, Türkiye’nin en büyük Konfederasyonu
olmasının yanında, bağlı sendikalarıyla birlikte “Çağın Erdemliler Hareketi”
sıfatıyla yürüttüğü soylu mücadelenin gereği olarak; insanı, insan onurunu,
şerefli ve haysiyetli bir yaşam tarzını, haksızlıklara karşı hakkı,
özgürlükleri ve emeği, medeniyetimiz ve medeniyetimizin her bir değerini
kendisine ilke edinerek bugünlere gelmişti
Tam da bu anlamda, bugün burada, "Kim demiş her şeyin
bitişi ölüm/ destanlar yayılır mezarımızdan" dizelerinin sahibi Kurucu
Genel Başkanımız Merhum Mehmet Akif İnan'ın, mezarı başında toplanmamızın
elbette ki önemli bir sebebi var.
Sizlerin de bildiği gibi bundan yaklaşık iki sene önce
Şanlıurfa'da Sağlık-Sen şube seçimimizi gerçekleştirdik. O dönem kamuoyuna da
yansıyan bugünün bankacısı, eskinin Genel Başkanı Sayın Mahmut Kaçar'ın
seçimlere doğrudan müdahale etme çabası olmuştu. Ancak seçimi kazanmak bize
nasip oldu. Fakat ne hikmetse bu durumu en çok da Sayın Mahmut Kaçar
hazmedemedi. Anladığımız kadarıyla Sayın Kaçar, bu demokratik seçimin tepeden
inme bir yöntemle ve tam iki sene sonra antidemokratik bir şekilde rövanşını
almaya çalışıyor.
Değerli arkadaşlar, sağlık-sen tarihinde bir ilk yaşanıyor.
Seçimle geldiğim görev, delegelerin
tevdi ettiği yetki hiçe sayılıyor. Şubemize resmen darbe yapılıyor. Sağlık-Sen
Şanlıurfa şube başkanı olarak geçen hafta haksız, hukuksuz ve onur kırıcı bir
şekilde Sağlık-Sen Genel Merkezi tebliği ile
görevden alındım. Seninle çalışmak istemiyoruz denilerek önce istifa
etmem istendi, teşkilatımızın karşı çıkması sonrası da; Çok çirkin ve
dayanaksız bir şekilde, mesnetsiz ithamlarla görevden alındım. Hemen, peşinden
söylüyorum. Çamur at izi kalsın mantığıyla ortaya atılan iddiaların tamamı
maksatlıdır. Hukuki yollara sonuna kadar başvuracak, mahkeme mahkeme dolaşacak
ve seçimle geldiğim koltuğa mahkeme kararıyla geri döneceğim inşallah. Çünkü
ben hiçbir suç işlemedim. Yüz kızartıcı hiçbir meselem yok. Alnım açık, başım
dik elhamdülillah. Sendikamızın maddi-manevi her türlü değerine sonuna kadar
sahip çıktım, çıkmaya da devam edeceğim.
Birilerine göre suçluyum, çünkü Mahmut Kaçar'ın alenen
desteklediği ekibe karşı seçim kazandım. Neler oluyor neler. Sayın Kaçar'ın
arzu, istek, temenni ve direktiflerine uygun şekilde beni görevden alan Sağlık Sen Genel Başkanına Memur-Sen
Konfederasyonumuzun kurucu genel başkanı merhum Mehmet Akif İnan'ın memleketi
Şanlıurfa'dan, memleketimden seslenmek istiyorum: Sayın Durmuş, ben kılı kırk
yararcasına şubemizin parasına puluna sahip çıktım, asla har vurup harman
savurmadım. Buna rağmen benim evime ekmek götürdüğüm maaşıma el koydunuz.
Sendikamızın üye aidatlarından gelen gelirine el koydunuz. Saglık çalışanları
Covid 19 pandemisinde ek ödeme, kadro, Seyyanen zam gibi sorunlara çözüm
beklerken, siz gündem değiştirmek için eleştirel tavrı ve sırf genel başkanlık
seçimlerinde size destek vermediği
dolayısıyla bir şube başkanınızı ve yönetim kurulunu tepelemeye mi
çalışıyorsunuz? Benimle birlikte bir yardımcıma da aynı mesnetsiz gerekçelerle
yöneticilikten süresiz uzaklaştırma cezası verildi.Pandemi sürecinde seyahat
kısıtlaması varken ve kanun gereği yazılı savunma hakkı gasp edilen diğer 5
yönetim kurulu üyelerimize sırf Ankara'ya gidemedikleri için disiplin cezası
verildi.Yetmedi şimdi de şube denetleme kurulu üyelerimize genel merkez
disiplin kurulunca soruşturma açıldı.Fakat yanılıyorsunuz!
Ne yaparsanız yapın bizleri yıldıramayacaksınız. Benim
hesabını veremeyeceğim tek bir kuruşum yoktur. Siz bizimle uğraşmayı bırakın
artık. Artık bizim sizin adınıza hesap
veremediğimiz konularda çıkın, kendi hesabınızı kendiniz verin.
Hesap deyince, hesap yapmayı iyi bilen bankacı Sayın Mahmut
Kaçar, siz de lütfen bankanızla ilgilenininiz. Bankanızdaki faiz oranları ile
ilgileniniz. Repo ile kredilerle ilgileniniz. Lütfen sizler Türkiye'nin bu zor
günlerinde sizden beklenen finansal işlere kafa yorunuz. Bakın sizin haricinizde
Sağlık-Sen'in iki eski Genel Başkanı daha var. Bakın onlar nasıl ki kendi
işlerinde güçlerindelerse siz de gidin kendi işinize gücünüze bakın.
İllaki oyun oynamak istiyorsanız, Sayın Mahmut kaçar, size
hodri meydan. Eğer sendikacılığa eski günlerdeki gibi o kadar hevesiniz varsa,
kapalı kapılar ardından nüfuzunuzu kullanma gibi kaçak dövüşleri bırakın gelin
çıkın karşıma. Önce memuriyete dönün, sendikamıza üye olun ve Şanlıurfa
Sağlık-Sen şube başkanlığı için yarışalım. Ve ben boyunuzun ölçüsünü size
seçimde vereyim.
Sağlık Sen Şanlıurfa Şubesi olarak ifade etmek istiyoruz ki
bizler hak, emek ve alınteri mücadelemizde zulme rıza göstermeyeceğiz diyerek,
başta sağlık çalışanlarının olmak üzere Ülkemizin, milletimizin ve ümmetin
derdiyle dertlenirken; Sağlık Sen Şanlıurfa Şubesine reva görülen uygulamalar,
emek ve hak mücadelesi veren bir sendikaya, hele de bugün mezarı başında
bulunduğumuz ve "Gel kurut bu çağın kargaşasını/ seninle beklenen şimdi
şafaktır" dizelerinin sahibi Merhum Genel Başkanımızın kurucusu olduğu
Memur Sen ailesine ve Sağlık Sen'e şeklen de muhtevasıyla da
yakışmamıştır.
Bugün Şahsıma ve yönetim kurulumuza yapılan bu zulüm,
sendikamız içindeki en büyük tehdit unsuru olan mezkur şahsın sergilediği
tavır, özelde Şanlıurfa'daki sağlık emekçisi kardeşlerimin iradesine ve
demokratik tercihlerine, genelde ise tüm
sağlık camiasına ve daha da ötesi kendisinin de halen görev aldığı ve temsil
ettiği siyasi iradenin hukukuna kast edişinin açıkça bir göstergesidir.
Gelinen noktada kurucu değerlerinden uzaklaşmış, sadece
kamera önlerinde ve toplantılarda namus ve şeref kelimelerinin anlamını
hatırlayan, mobbing ve zülmü kendisine vazife edinmiş liyakatsiz, ve vasıfsız
bir yönetim anlayışı da bizi bu açıklamayı yapmaya mecbur etmiştir.
Şubelere müdahale edilmeyeceği yönünde tüm teşkilatın
önünde söz veren Sayın Durmuş, bundan
bir kaç ay önce de "Döner Sermaye Yönetmeliği Değişmezse Bu Genel Başkan
Gider, Yönetmeliği Değiştirecek Adam Gibi Bir Genel Başkan Gelir!"
demişti. Şubelere müdahale ediliyor, döner sermaye yönetmeliği ise değişmedi. O
halde size düşen gereğini yapmanızdır.
Kara bir bulut gibi
teşkilatımızı kuşatan mezalimin sistematik olarak gerçekleştirme niyetinde
olduğu, Sağlık Sen'i tek elden yönetme arzusuna ve yapılan yanlış uygulamaların
meşrulaştırılmasına sessiz kalmayacağımızın bilinmesini istiyoruz. Mazlumların
çığlıklarına kulak tıkayan bütün taraflar, seçilmiş bir başkanı yok ederek var
olacağını zannedenler büyük bir yanılgı ve gaflet içerisindedir.
Şanlıurfa'da olan
biten her şey ilgililere bir çok kez usulü dairesinde aktarılmış ve durumun
vahameti bütün ayrıntılarıyla anlatılmıştır. Bu doğrultuda başta Memur Sen
Genel Merkezine ve sosyal taraflara büyük bir görev düşmektedir. Haksız ve
hukuksuz yöntemlerle operasyonların çekildiği bir uygulama görmezden
gelinmemelidir.
Buradan banka yönetimine de sesleniyorum! Bankanızın yönetim
kurulu üyesine sahip çıkarak, söz konusu şahsın sizlerin ilgi alanı dışındaki
konularda maksadını aşan rol çalma çabalarına müsaade etmeyin. Eski genel
başkanın sendikamızla ilgili resmi bir hüviyeti ve hatta bir sendika üyeliği bile
söz konusu değildir.
Bütün bu yaşananlar
karşısında zulme rıza göstermeyen erdemli yolcular olarak sorumluluk almaktan
ve sırasıyla gerekenleri yerine getirmekten kaçınmayacağız. Merhum Genel
Başkanımızın "Doğ ey güneş erit taştan adamı/ Ve kurut taşları diken
elleri." dizelerine kulak vererek bizi yalnız bırakmamak için bugün
yanımızda yer alan ve farklı sebeplerle buraya gelemeyen, bununla birlikte
sarihen görünmese de gönülden dualarıyla destek verdiğini bildiğimiz şube
başkanlarımızın temsil ettiği Erbain grubu olarak, ‘gemi batarken bayrak
direğini boyayan kaptan olma’ sevdasını reddediyoruz. Aynı şekilde demokrasi
ağacının kökleri yanarken, dallarından meyve toplama derdinde olmaktan imtina
ediyor, sendikamızın ve kahraman sağlık çalışanlarının temel sorunlarını
çözmeye odaklandığımızı ilan ediyoruz.
Memur-Sen’e ve bağlı
sendikalarına duyulan güven ve takdirin yüklediği sorumluluğun gereklerini
yerine getirmek şöyle dursun, sağlık çalışanlarının talep ve beklentilerini
hayata geçirmekten aciz, hizmet
kolumuzdaki kamu görevlisi potansiyelini sendikamızın kapasitesine
dönüştürmekten uzak, teşkilatımızın birlik ve beraberliğine zarar veren,
sendikal mücadelemizin önceliklerine aldırmayan bir anlayışa hiç bir surette
esir olmayacağız.
Kendi hedefleri doğrultusunda koca bir camiayı riske
atmaktan endişe duymayan, kurumsal yapımıza, ilkelerimize ve değerlerimize kast
eden kuklalara, kuklacılara, korsan yönetim zihniyetine ve vesayet odaklarına
asla müsaade etmeyeceğiz.
Bilinmelidir ki; SAĞLIK-SEN, 250 bin üyenin alinterinin
teşekkülüdür. Urfa'da başlayan sendikal hareketimiz, yine Urfa'da ayağa
kalkacaktır. ERBAİN hareketi olarak merhum Mehmet Akif İnan ağabeyimizin
mirasına ve 250 bin üyemizin alın terine sonuna kadar sahip çıkacağız.
Bu duygu ve düşüncelerle;
Teşkilatımızı sarmalayan vesayet odaklarına, yapılan
karalama kampanyaları ve zulümlere karşı dik duruş sergilemenin onurunu yaşayan
ve yanımızda olduğunu gönülden bildiğimiz, fakat bugün burad bulunamasa da
dualarıyla bize destek olan tüm şube başkanlarımıza ve bütün gönül dostlarımıza
selam olsun.
Haksızlığa uğrayan kim varsa bizim tarafımız onun tarafıdır
diyerek bizleri yalnız bırakmayan tüm sağlık çalışanlarına ve teşkilat mensuplarımıza
da selam olsun.
Son olarak, mezarı
başında bulunduğumuz hemşehrim ve abim merhum Mehmet Akif İnan'ı saygı,
minnet ve özlemle anıyor, siz değerli
sağlık çalışanlarımıza, kıymetli basın mensuplarımıza ve misafir olan Erbain grubu Başkanlarımıza
katılımlarından dolayı tekrar şükranlarımı sunuyorum.
Yorumlar
Yorum Gönderme